Arkadaşlık ilişkileri çocuğun yaşamında aile ve okulla birlikte önemli bir yer tutar. Arkadaşlık kurmak çocuk için sosyal bir gereksinmedir. Uzmanlar bu gereksinmeyi bebeklik dönemine kadar indirgemektedirler. Bebekler ilk ilişkiyi anneleriyle veya bakıcılarıyla kurarlar. Onların yanına gelmesiyle susar, onlar uzaklaşınca ağlarlar. Bu hem güven ihtiyacından ileri gelmektedir, hem de duygusal yönelim ve aldığı doyumla ilgilidir. Yaşamın ilk iki yılında kurulan ya da kurulamayan bu ilişki bebeğin, çocukluk dönemine geçtiğinde arkadaşlarıyla kuracağı ilişkilerde de etkili olur. İlk iki yaş anne ve baba ile uyumsuz bir ilişki varsa ileride giderilmesi zor izler bırakır. Bu izler yaşanacak arkadaşlık ilişkilerine de yansıyacaktır.
Çocuk, yaşamında ilk üç yıla kadar ilgisini daha çok büyüklere yöneltir. Bunda ihtiyaçlarını tam anlamıyla giderememiş olmanın etkisi büyüktür. Üç yaşından itibaren arkadaşlarıyla oyunlar oynamaya başlar. Öncesinde paralel oyunlar dediğimiz oyunlar oynanır. İki yaşında yanyana oynayan çocuklar, birbiriyle pek ilgilenmezler.
3-4 yaş çocukları
Üç yaşına gelen çocuklar yaşıtlarıyla daha rahat ilişki kurarlar. Bunun için kendilerine özgü birtakım yöntemler geliştirirler. Üç yaş çocuğunun daha rahat hareket edebilmesinde dil gelişimini zenginleştirmiş olması da önemlidir. Kendine söyleneni anlar ve kendisini rahatça ifade edebilir. Artık kendisine güveni artmıştır. Bu yaşta grup oyunları oynamaya, arkadaşlıklar kurmaya, oyuncaklarını paylaşmaya başlar. Arkadaş sayısı giderek artar. Dört yaşına geldiğinde çocuğun en sevdiği şey arkadaşlarıyla birlikte olmak ve oyun oynamaktır. Geçimsizlikler, kavgalar yaşanır ve bunun sonucunda gruplaşmalar görülür. Bu yaş grubunda sık sık grup değiştirmeler görülebilir. Her iki cinsde de arkadaşlık kurabilirler.
5-6 yaş çocukları
Beş yaşına geldiğinde çocuk için aile kesinlikle yeterli olmayacaktır. Yeni yaşantılar deneyler ister, bunu arkadaşlarıyla birlikte yaşayacaktır. Altı yaşında çocuklar daha çok kendi cinsleriyle arkadaşlık kurarlar. Artık daha az bencildir, daha az grup bilincine sahiptir. Çocuk arkadaşlık ilişkileri içerisinde zaman zaman kabul ya da red edilecektir. Bu durumu etkileyen çeşitli faktörler vardır. Liderlik, bağımlılık, rekabet duygusu, başkalarına olan ilgi ve dayanışma bu faktörleri oluşturur.
Kişilik yapıları çocukların sosyal çevre ve arkadaşlık ilişkilerindeki konumlarını belirlemektedir. Bu yapının oluşmasında ailenin önemli bir rolü vardır. Aşırı koruyucu bir aile çerçevesinde yetişen çocuk arkadaşlık kurmakta zorluk çekecektir. Kendine güvenen, özgür davranışlar sergilemeyen çocuklar, arkadaşları tarafından da dışlanırlar. Bağımlı yapıdaki bu çocuklar herşeyi büyüklerin yardımıyla çözmeye alıştıkları için, arkadaş grubundaki en ufak sorunda bile büyüklerin yardımını arayacaklardır. Görüldüğü gibi çocuğun arkadaşlık ilişkilerinde bile, ana-baba tutumları önemli rol oynamaktadır.
Arkadaşlık dil gelişimini etkiler
Kendine güvenen, enerjik, zeki, olgunlaşmış çocuklar grup içerisinde hemen öne çıkarlar. Diğer çocukları kendi etrafında toplar ve onlara isteklerini kabul ettirir. Çocukların dayanışma içerisinde olabilmeleri, birbirlerine yardım etmeleri için deneyim ve olanaklara ihtiyaçları vardır. Bu ortam yuva yaşantısında sağlanır. Çocuk yeni ilişkiler geliştirir, öğrenir, öğrendiklerini uygular. Bu dönemdeki grup yaşantısı çocuğun sosyalleşmesine büyük katkı sağlar. İnsanlarla birlikte olmayı, sevmeyi, paylaşmayı öğrenir. Bu yaşlardaki deneyimlerini ve kazanımlarını ileri ki yıllara da taşıyacaktır.
Arkadaşlık çocuğun dil gelişimine olumlu etkide bulunur. Kelime hazinesi zenginleşir. Yeni yeni kavramlarla tanışır. Doğaldır ki bu süreçte olumsuz sözcükler, küfür vs. öğrenecektir. Bunun önlemi arkadaşlıklarını engellemek değil, konuşarak, yanlış olan gösterilerek olmalıdır.
Çocuğun kurduğu arkadaşlıklara büyüklerin çok sık müdahale etmesi, karışması yanlıştır. Çocuklar tartışır, çekişir hatta kavga edebilirler. Aşırıya gitmeyen bu gibi durumlar çocuğun kendini ifade etmesini, hakkını savunmayı kısaca güçlüklerle başetmeyi öğretecektir. Dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta da çocuğa arkadaşlarını kötülememek olmalıdır. Yanlış olan davranış çocuğa anlatılmalı ama arkadaşının yanlışı yüzünden çocuk cezalandırılmamalıdır.
Arkadaşlık önemli bir sosyal gelişimdir
Özetlersek okul öncesi çocuklar için arkadaşlık önemli bir sosyal gereksinimdir. Çocuk içinde yaşadığı çevreye uyum sağlayabilmek için birtakım özellikler geliştirir. Arkadaşlık ilişkilerinde bu yeteneklerini kullanma ve sınama fırsatını elde eder. Beğenilmek, takdir edilmek, ödüllendirilmek ihtiyacı içindedir. Aileden elde ettiği davranış modellerini, kurduğu arkadaşlıklarda uygular. Böylece deneyimlerini zenginleştirir. Arkadaşlık ilişkileri sayesinde bencillikten kurtulur. Paylaşmayı öğrenir. Zihinsel ve dil gelişimini zenginleştirir. Farklı fikirlerle karşılaşır, birlikte yaşamayı öğrenir, olgunlaşır.
Çocuk anne ve babayla yaşayamayacağı duyguları arkadaşlarıyla yaşar. Bu yaşantı kendini gerçekleştirmesinde önemli bir süreçtir. Anne ve babalar çocukların arkadaşlıklarını desteklemeli ve onlara sağlıklı bir model oluşturmalıdırlar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder