Dölyatağının uzantı ve ekleri olan Fallop borularının ve yumurtalıkların yangılanması. İvegen adneksit ve süreğen adneksit diye iki bölüme ayrılır.
İVEGEN ADNEKSİT
Hastaların yüzde altmış-yetmiş beş kadarından sebebin belsoğukluğu mikrobu olduğu söylenebilir. Mikroplar dölyolundan ve dölyatağı boşluğundan geçerek Fallop borularına ulaşmışlardır. Bu nedenle önce boru boşluğunu sınırlayan zarda yangılanma meydana getirirler. Bu yangılanma, boruları kısmen ya da tüm olarak tıkayıp kısırlığa yol açabilir. Hastaların yüzde yirmi beş-kırkı ise, bu alana kan ve lenf damarları aracılığıyla ulaşmış olan stafilokok ve streptokok tipi mikropların etkisi sonucu hastalanmışlardır.
Bu grupta, doğum ya da düşük sonrasında dölyolunun ya da dölyatağının alt bölümlerinde meydana gelen bir mikroplanma alanı, önce dölyatağı çevresindeki gözeli dokuya, oradan da damarlar boyunca tüplerin çevresine ulaşmıştır. Bu nedenle, boruların duvarında yangılanma olduğu halde, boru boşluğunu kaplayan hücreler, bundan belsoğukluğundaki kadar etkilenmez. Bu özellik, stafilokok ve streptokok yangılanmalarının, borularda belsoğukluğu mikrobu kadar tıkanma ve kısırlığa yol açmamasını açıklar.

Hekim muayenesi, karnın alt bölümlerinde basıncın ağrıya yol açtığını, boruların sucuk şeklinde şişmiş ve sancılı birer kitle halini almış olduğunu ortaya koyar. Kan sayımı yapılırsa akyuvarların sayısının milimetreküpte 20-250,000 olduğu, bunlardan yüzde seksen- seksen beşin çok şekilli çekirdekli akyuvarlar olduğu anlaşılır.
Tedavi, yatak istirahatı, sancı ve ağrıyı giderici ilaçlar ve antibiyotiklerin kullanılmasından ibarettir, 1,000,000 ünite ve daha fazla penisilin verilebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder