Satıcı birini görmek yahut bir şey satmak namazı terk etmeye, yalan yere yemin etmeye, İplik satıcısı görmek yolculuğa, tuz satıcısı gümüş mala, Bir şeyi para yahut başka bir şey karşılığında almak ve satmak artan ve devam eden rızka, Bir şey satmak satttığı şeyden kurtulmaya, bir şey almak, o şeye rağbet etmeye, Kötü bir şey satıp, yerine iyi bir şey almak manevi rütbe ve makama; iyi bir şey satıp, onun yerine kötü bir şey aldığını görmek sonunun - Allah korusun- kötü olmasına; Kendinin satıldığını yahut bir cariye satın aldığını görmek hayır ve nimete ermeye, Hür bir kimsenin satıldığını görmek devlete, hayırlı sona; Kendine yararlı bir şey satın almak hayır ve berekete delalet eder. (Ayrıca Bakınız; Alışveriş.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder